12 Mart'a saatler kala YGS'ye gireceklere tavsiyelerde bulunan uzmanlar, bu zaman diliminde yapılması ve yapılmaması gerekenlere değindi. İşte, YGS'ye gireceklere tavsiyeler ve sınava saatler kala öğrencilerin beslenme ve çalışma sistemi hakkında detaylar...
Yıllardır çalıştınız, sınava hazırlandınız. Artık son günlerdesiniz. Emeğinizin boşa gitmemesi için sınav öncesinde ve anında dikkat etmeniz gereken bazı kurallar var. Bunlara mutlaka uymanız gerekiyor. Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) bu yıldan itibaren geçerli olmak üzere yeni bir kural daha getirdi. Artık adayların sınav başlamadan 15 dakika önce gireceği binada olması gerekiyor. 10.00’da başlayacak sınav için 9.45’te okulda bulunmalısınız. Geç kalan adaylar içeri alınmayacak. Sınava vaktinde gitmek ilk adım. Ancak binaya girerken, üzerinizde takı, cüzdan, saat, cep telefonu gibi araçların olmaması şart. ÖSYM’nin paylaştığı verilere göre, 2016’da yapılan tüm sınavlarda toplam 5 bin 566 adayın sınavı çeşitli nedenlerle geçersiz sayıldı. 2016 Yükseköğretime Geçiş Sınavı’nda (YGS) ise 517 adayın sınavı iptal edildi. Örneğin, 2016 YGS’de üzerinde cep telefonu bulunan 21 kişinin sınavı geçersiz kabul edildi. Salonda da uymanız gereken bazı kurallar bulunuyor. Tabii ki bunların en başında kopya çekmemek geliyor. Geçen yıl beş kişinin sınavı bu yüzden iptal edildi. Ancak kural ihlali bununla sınırlı değil. Aman dikkat, merakınıza yenik düşmeyin, gözetmenlerin “Sınav başladı, kitapçıkları açabilirsiniz” uyarısını bekleyin. Çünkü ‘sınav öncesi okuma’ ihlalinden 2016 YGS’de dört adayın sınavı geçersiz sayıldı.
GÜVENLİK ÖNLEMLERİ ARTTI
ÖSYM tarafından geçen yılın ocak-haziran döneminde gerçekleştirilen sınavlarda, güvenlik uygulamaları kapsamında kullanılan kamera sayısı bir önceki yıla oranla yaklaşık iki kat artarak, 251 bin 607’ye ulaştı. ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ömer Demir geçen kasımda yaptığı açıklamada güvenlik önlemleriyle ilgili şunları söylemişti:
“Sınav hazırlama komisyonu gibi sabit bir komisyonumuz yok. Bu değişen bir havuz. Sürekli soruları hazırlayan bir kişi de bulunmuyor. Sınavlarda bir kişinin sorusunun birden fazla çıkmaması için tedbir alıyoruz. Havuz soru sisteminde öncelikle havuz içinden sınavda çıkacak sayının 10 katı kadar soru seçiliyor. O soruların hangileri olduğunu da kimse bilmiyor. Sadece numarasından seçilen bu soruların daha sonra matbaa süreci başlatılıyor. Kurum personeli, matbaa işçileri, yemek servisi yapanlar, doktor ve öğretim üyeleri dahil tüm personel ince bir aramadan geçirilerek matbaaya alınıyor. Soruların taşındığı kamyonların elektromekanik kilidinin hangi saatte açılacağı merkezden kodlanıyor ve anahtarının logu tutuluyor. Zamansız bir şekilde anahtar takılmış olsa biz bunun bile takibini yapıyoruz ve hatta ‘Sen neden kilidi açmayı denedin?’ diye hesabını soruyoruz. Dolayısıyla kişiye güveniliyor ama kişi ‘Ben bunu istismar edeyim’ dese bile yapması imkânsız. Çalışanımız şunu biliyor; onun bile farkında olmadığı bir sürü mekanizma içinde pek çok kontrol sistemi çalışıyor. Soruların hazırlanmasından sahada sınavın uygulanıp geri dönüşüne kadar.”
SALONU ÖNCEDEN GÖRÜN
Uzmanlar, kaygınızın azalmasında salonu önceden görmenizin faydalı olabileceği görüşünde. Aşinalığın adaya güven duygusu vereceğini söylüyorlar. Sınava gireceğiniz binayı, salonu hatta sıranızı önceden görmek sizi rahatlatabilir. Mesafeyi ve yolu önceden bilmeniz, geç kalma stresinizin hafiflemesi için de yaralı olacaktır.
UZUN SORU ZOR DEMEK DEĞİL
Uzmanlar sınav anında dikkat edilmesi gerekenler konusunda adayları uyarıyor. Önerileri ise şöyle:
- Kitapçığa göz atın. Bu size vakit kaybettirmeyeceği gibi kitapçığa hakim olmanızı ve heyecanınızın azalmasını da sağlar. Muhtemel değişiklikleri görmenize ve kitapçıkta eksik sayfa, baskı hatası gibi şeyler varsa en baştan düzeltmenize yardımcı olur.
- Soruları yanıtlamaya en iyi bildiğiniz bölümden başlayın. Böylece sınava başlarken biraz daha rahat hissedebilirsiniz.
- Çözemeyeceğiniz soruların da olabileceğini unutmayın ve onlarla karşılaştığınızda güvensizlik duygusuna kapılmadan bir sonrakine geçin.
- Hiçbir fikriniz yoksa cevap vermeyin.
- Soruları çok iyi okuyun. Tüm yanıtları gözden geçirin. “Bu soru çok uzun, yapamam” diye okumamazlık etmeyin. Uzun sorulardan korkmayın çünkü bunlar iyi açıklanmıştır; ‘Uzun soru’”, “zor” demek değil.
SEÇENEKLERİ OKUMADAN İŞARETLEMEYİN
- Aynı test grubu içinde, zor ve kolay soruların aynı puan değerinde olduğunu hatırlayıp, sorularla inatlaşmayın.
- Deneme sınavlarında izlediğiniz test sırasını değiştirme riskine kesinlikle girmeyin.
- Sınav aynı zamanda bilgiyi kullanma hızınızı ölçer. Zamana karşı yarıştığınızı da unutmayın ve onu iyi kullanın.
- Bir soruda belirli bir süre geçtiği halde çözüme ulaşamazsanız bırakın.
- Cevabınızı değiştirdiğinizde önceki işaretinizi iyi silin. Optik okuyucu iyi silinmemiş cevabı da okuyabilir.
- Bütün seçenekleri görmeden doğru yanıtı işaretlemeyin.
- Dikkatiniz dağıldığı anda her şeyi bırakıp derin nefesle rahatlayın.
- Sınavdan erken çıkmayın, sürenizi sonuna kadar kullanın.
- Adayların ilk 120 dakika ve son 15 dakika içinde salonu terk etmesinin, sınav sırasında kısa bir süre için bile olsa tuvalete gitmek dâhil, salon dışına çıkmasının yasak olduğunu hatırlayın.
DERECE YAPANLAR ANLATIYOR
YGS SON ŞANS DEĞİL STRESE GİRMEYİN
Hasan Sabri Melihcan Erol (2016 YGS-1 ve YGS-2 birincisi):
Sınava çalışırken çok fazla test çözdüm. Son bir ay kampa girdim. Sabah, öğlen, akşam üç deneme yaptım. Ot ve çimene alerjim var. Sınava son bir hafta kala, alerji hapımı kullanmaya başlamıştım. O da beni çok sersemlettiği için son hafta hiç çalışamadım. Birkaç felsefe konusu tekrar edebildim sadece. Sınavdan önceki gün yorucu aktivitelerden kaçındım. Sadece babamla biraz yürüdük. Gece uyuyamayınca çok stres yaptım. Ama sabah, düşündüğüm gibi olmadı, iyiydim.
GÖZÜNÜZDE BÜYÜTMEYİN
Sınava ablamla gittim. Daha sonradan öğrendim ki buna annem ve babam karar vermiş. Ablam YGS mağduruydu. İstediği performansı gösterememişti ama LYS’de hedeflediği sonucu aldı ve seçtiği bölüme yerleşti. Böyle biriyle sınava gitmek ve okul bahçesinde dolaşmak YGS’yi gözümde gereksiz yere büyütmemi engelledi. Motivasyon verdi. Sınava matematikten başladım. İlk okuyuşta anlamakta güçlük çektiğim birkaç soruyu sona bıraktım. Sonra fen ve Türkçe’yi yaptım. Her soruyu önceki çözüşümden farklı yollar ve işlem sırası takip ederek tekrar ele aldım. Böylece önceki çözüşte düştüğüm olası bir dalgınlığın yenilenmesi ihtimalini azalttım. Son kontrollerden sonra 15-20 dakika arttı. Onu rastgele sorulara bakıp okuma hatası yapıp yapmadığımı kontrol etmek için kullandım. Sanırım sınavı başarılı tamamlamanın yolu, karşınıza ne çıkarsa çıksın ondan sonra gelen soruyu yanlış çözmenize veya algılamanıza neden olmasına izin vermemenizden geçiyor.
HATA YAPMAKTAN KORKMAYIN
YGS’ye gireceklerin sınav günü herhangi bir beklentileri olmasın. Böyle yaptıklarında takıldıkları ilk soruda istediğim neticeyi alamayacağım diye strese girip tüm sınavı tehlikeye atmazlar. YGS son şans değil. Hata yapmaktan korkmayın. Çok yakın bir arkadaşım derece yapabilecekken YGS’de stres kaynaklı talihsizlik yaşadı. Onu tanıyan ve derece bekleyen büyük bir kitle çok şaşırdı. Arkadaşım yılmadı, çevresinin tavırlarını görmezden geldi, çok çalıştı ve LYS’de istediği sonucu elde etti. Şimdi Hacettepe Tıp Fakültesi’nde. YGS sizin için bir formalite olmaktan daha öte, bir anlam taşımadığı sürece kim olduğunuzu da değiştirmiyor. Arkadaşımın liderlik becerisi, prestijli bir kurumun bursiyeri olmasını sağladı. Kısacası YGS, onu hak ettiği herhangi bir olanaktan mahrum bırakamadı. Emek ve kişilik karşılığını bir şekilde buluyor. Arkadaşımın YGS’den sonra LYS’ye çalışırken kendisine dediği gibi “Albert Einstein’ın botanik sınavından çakması, onun tüm dünyaya ışık tutmasını engelleyemedi.”
DİĞER TESTLERDEN BİR FARKI YOK
Kağan Ege Karakuş (2016 YGS-2 altıncısı, YGS-1 sekizincisi):
Günde yaklaşık 350 soru çözerdim. Her gün düzenli çalıştım. Son bir ay özellikle denemeye yoğunlaştım. Sınava bir hafta kala çalışmayı azalttım. Ne kadar hazır olduğumu ölçmek için denemeler çözdüm, bunlardaki hatalarıma baktım. Dikkat hatası mı yapıyorum, konu eksiği yüzünden mi diye kendimi ölçtüm. Psikolojik açıdan sınava hazır olmak için çalışmayı hafiflettim. Son gün sabah bir deneme yaptım. Günün sonrasını sınav stresinden uzak geçirmeye çalıştım. Film izledim. Erken yattım. Heyecandan yatakta yarım saat kıvrandım ama sonrasında uykumu aldım.
KENDİMİ MOTİVE ETTİM
Olabildiğince kötü şeylerin başıma gelmeyeceğini düşünerek kendimi motive ettim. Kahvaltıma dikkat ettim. Sınavlardan önce de aynı tarz kahvaltı yapmaya çalışıyordum. Yumurta, peynir, ekmek yiyordum. Annem ve babamla gittim sınava. “Her şey güzel gidecek, aksilik yaşamayacaksın” diyerek içimi rahatlatmaya çalıştılar. Sınava motive olarak katıldım. Elimden gelenin en iyisini yapmak için girdim. Derece yapacağım diye sayısal bir hedef belirlemekten ziyade en iyisini yapmaya çalışacağım dedim. O biraz daha beni rahatlattı açıkçası. Hedefle girseydim daha çok stres olacaktım.
EN İYİ DERSİMDEN BAŞLADIM
En iyi dersimi çözerek başladım. Feni çözdüm önce. Ardından matematik, Türkçe en son da sosyali yaptım. Herkes en iyi olduğu dersten başlamalı bence. Ben şeker hastasıyım. Şekerim tetiklenirse sınavım da kötü geçer diye bir endişem vardı. Ama bir şey olmadı. YGS’ye gireceklere önerim sınav anında sakin kalmaya çalışsınlar. Sınavın da önceki çözdükleri testlerden pek bir farkının olmadığını akıllarına getirsinler. Stresten uzak, daha az kaygıyla sınava başlamalarını tavsiye ederim.
PUAN TÜRÜ DEĞİŞEN BÖLÜMLERE DİKKAT
Üniversiteye giriş maratonu 12 Mart’ta yapılacak YGS ile başlıyor. Bu yıl da birtakım önemli değişiklikler var. Çünkü YGS puanıyla öğrenci alan birçok bölümün puan türü değişti. Adayların bu alanlara dikkat etmesi gerekiyor. Bir sınava gireceğini düşünen adayın artık üç sınava katılması gerekebilir.
Üniversiteye girişin ilk adımı olan Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) 12 Mart’ta yapılacak. Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sistemi’nde (ÖSYS) bu yıl da önemli değişiklikler yaşandı. Özellikle YGS’yi ilgilendiren bu yenilikleri hatırlamanızda yarar var. Çünkü hedeflediğiniz alanın puan türü değişmiş olabilir, farklı sınavlara girmeniz ya da farklı alanlardaki sorulara ağırlık vermeniz gerekebilir. YGS puanıyla öğrenci alan 14 bölümün puan türü değişti. Bu bölümler de artık Lisans Yerleştirme Sınavları’yla (LYS) yani TS, TM, MF puan türüyle öğrenci alacak. Bunlar arasında dikkat çekenler öğretmenlik alanları oldu. Bu bölüme getirilen 240 bin başarı sırası barajı kararıyla birlikte bazı öğretmenlik alanlarının puan türünde de değişiklik yapıldı. Bunlar bilgisayar ve öğretim teknolojileri, beden eğitimi ve spor, kimya, okul öncesi ile özel eğitim öğretmenliği. Örneğin, YGS-2’yle öğrenci alan kimya öğretmenliği artık MF-3 ile kabul edecek. Eskiden sadece YGS’ye girmek yeterliyken yapılan değişiklikle adaylar üç sınava katılmak zorunda. Yani bu bölümü seçmek isteyenler YGS’de 180 barajını geçerek LYS-1 (Matematik) ve LYS-2’ye de (Fen Bilimleri) girmeleri gerekecek.
İLAHİYATA EK PUAN YOK
Yeniliklerden biri de ilahiyat fakültelerinin artık YGS ile değil, LYS’yle öğrenci alacak olması. Eskiden YGS-5 puan türüyle alan ilahiyat artık TS-1 ile öğrenci kabul edecek. Bu durumda imam hatip mezunları ilahiyat tercih ettiğinde ek puan alamayacak. Çünkü daha önce yapılan düzenlemeye göre ek puan ön lisans programlarıyla sınırlandırıldı. Bu yüzden imam hatip mezunları, ilahiyat lisans programlarını tercih ederse avantajlı olamayacak.
SINAVSIZ GEÇİŞ KALKTI
Mesleki ve teknik lise mezunları artık meslek yüksekokullarına sınavsız geçiş yapamayacak. Bu değişiklik geçen yıl gündeme geldi ancak bu kurumlardan 2016’da mezun olan 70 bin aday, mağduriyet yaşamaması için uygulamadan muaf tutulmuştu. 2017’den itibaren meslek lisesi öğrencileri sınavsız geçiş yapamayacak. Onun yerine ek puan geldi. YÖK, meslek lisesi mezunlarının üniversitelerin aynı alandaki ön lisans programlarına yerleştirilmelerinde, merkezi sınavlardan aldıkları puanlara ilave edilecek ‘ek puan’ katsayısını 0.06 olarak belirledi.
AÇIKÖĞRETİM LİSANSTA ÖNEMLİ DEĞİŞİKLİK
Açıköğretim fakültelerindeki lisans programları artık YGS’yle değil, LYS ile öğrenci alacak. ÖSYM’nin “Açıköğretim ön lisans/lisans programlarına da puan türü konulmuş olup, puan türü programın örgün programdaki puan türü ile aynıdır” açıklamasının ardından, dört yıllık açıköğretim bölümlerini tercih edecek adayların işi biraz daha zorlaştı. Daha önce bu bölümlere sadece YGS ile öğrenci alınıyordu. Artık LYS’deki Matematik-Fen (MF), Türkçe-Matematik (TM) ya da Türkçe-Sosyal (TS) puanlarıyla girilebilecek. Bu bölümleri seçebilmek için önce YGS’de 180 puan barajının geçilmesi, LYS’de de barajın üstüne çıkılması gerekiyor.
İPTAL EDİLEN SORU DEĞERLENDİRME DIŞI
Resmi Gazete’de yayımlanan değişikliğe göre, ÖSYM’nin yaptığı sınavlarda iptal edilen sorular artık değerlendirme dışı bırakılacak ve eskisi gibitüm adaylar tarafından doğru cevaplanmış olarak kabul edilmeyecek. Eski haliyle, bir sınavda iptal edilen soru varsa herkesçe doğru yapılmış sayılıyordu. Artık iptaline karar verilen soru değerlendirmeye girmeyecek. Örneğin YGS Türkçe testinde 40 sorudan 1’inin iptali halinde sınav 39 soru üzerinden değerlendirilecek. Uzmanlara göre uygulama diğer soruların her birinin katsayı değerinde az da olsa artışa yol açacak.
Bu yanlışları yapmayın
Matematik, geometri, fizik, kimya ve biyoloji derslerini çoğu öğrenci zor buluyor. Ama aslında bunların sorularını çözebilmenin yolu konuları sırasıyla öğrenmek ve ona göre çalışmaktan geçiyor. Çünkü sayısal derslerde konular birbirini takip ediyor. Bir konuyu öğrenmeden diğerine geçmek sıkıntı yaratabiliyor. Soruları hızlı, anlamadan ve üstün körü okuyup çözmeye çalışmak hata yaptırabiliyor. Türkçe, tarih, coğrafya ve felsefe grubu derslerinde en çok hata anlam sorularında yapılıyor. Bir soruda grafik veya tablo varsa bilgileri okumadan çözmeye çalışmayın. Soruların yöneltme cümlelerinin başını dikkatle okurken sonunu kendiniz tamamlamayın, ne istediğine odaklanın.
İçmimarlık LYS ile öğrenci alacak
Özel yetenek ile öğrenci alan iç mimarlık ve endüstri ürünleri tasarımı bölümleri 2017 itibariyle LYS ile öğrenci alacak. İki bölüme de girmek isteyen adaylar MF-4 puan türünden tercih yapacak. Bunun için de adayların YGS’den sonra LYS-1 (Matematik) ve LYS-2’ye (Fen Bilimleri) girmeleri gerekecek.
YGS’ye ‘Geçici Kimlik’
ÖSYM, üniversite adaylarını yeni kimlik kartı edinme işlemlerini sınav gününe bırakmamaları için uyardı. Açıklamada bazı şartlar nedeniyle o tarihte kimlik belgesi olmayanların ‘Geçici Kimlik Belgesi’ ile YGS’ye girilebileceği belirtildi.
SINAVA AÇ GİRMEYİN
Öncelikle, hiçbir besinin sınav başarısında mucize yaratmayacağını bilmemiz gerekiyor. Mucize besin yok. Ancak sınav öncesinde veya sırasında aç olmak performansı olumsuz etkiliyor. Sınav, stres ve heyecanla birlikte yaşanıyor. Bu nedenle adrenalin salınımı ve enerji tüketimi artıyor. Ancak diğer taraftan sınav süresince enerji gerekiyor. Bunu sağlamanın en sağlıklı yolu sınav sabahı mutlaka yeteri kadar enerji içeren, kuvvetli ve tok tutacak besinlerin tüketildiği kahvaltı yapmak. En az iki dilim tam buğday ekmeği, süt, taze meyve suyu, yumurta, peynir, az tuzlu zeytin, domates ve salatalık tüketilebilir. Bal, pekmez-tahin de. Reçel çeşitlerini tercih etmeyin. Özellikle sınav sırasında basit şekerden uzak durun, bunun yerine enerji kaynağı olarak üzüm, incir gibi kuru meyve yiyin. Basit şeker tüketimiyle kan şekerinin kısa zamanda çok yükselmesi insülin salgılanmasını tetikliyor ve gerçekleşen insülin salınımıyla kan şekeri çok düşüyor. Buna ait bulgu ve belirtiler ortaya çıkıyor ki, bunlar sınavda dikkat ve performansı çok olumsuz etkiliyor.
MUTLAKA SU BULUNDURUN
Sınav öncesi zamanlarda özellikle son üç gün, açıkta satılan gıdalardan uzak durun. Bunlar temiz olmayabilir. Bugünlerde gıda güvenliği her zamankinden daha çok önemli. Bu nedenle daima evde pişirilmiş, hazırlanmış anne yemeği tercih edin. Hiç kimse sınav öncesinde veya esnasında ishal olmak istemez. Bu riski göze alamaz. Gıda hijyeni iyi olmayan besinler tüketmeyin. Sınav öncesindeki günlerde yağlı, lifli besinlerden ve baklagillerden de uzak durun. Böylece sınav sırasında gaz ve bağırsak hareketlerinin yaratacağı sorunlardan kaçınılır. Su hayati bir besin öğesi. Sınavda su içmek çok önemli. Mutlaka yanınızda su bulundurun ve önceki günlerde özellikle de YGS sabahı susamaya neden olacak çok tuzlu besinler yemeyin.
KENDİNİZE GÜVENİN
Her zaman olduğu gibi sınav öncesindeki günlerde de dengeli ve yeterli beslenme önemli. Protein kaynağı olarak kırmızı ve beyaz et gibi yumurta da tüketilebilir. Basit şeker yerine kompleks karbonhidratlar tercih edin. Örneğin mısır, makarna, patates, tam tahıllı ekmek tüketin. Tatlı olarak da sütlü tatlılar yenilebilir. Ama en önemli konu öğrencinin kendisine güvenmesi. Başarı mucize olarak değil emeğin, inancın ve çabanın doğal sonucu olarak yaşanıyor.
Kaynak: www.hurriyet.com.tr